Gözler, vücudumuzdaki en hassas organlardan biridir. Görmeyi ve günlük yaşamdaki işleri kolaylıkla yapmamızı sağlayan karmaşık bir yapıya sahiptir. Gözün tabakaları üç ana katmandan oluşur: Sert tabaka, damar tabaka ve ağ tabaka. Gözün en sert bölümünde bulunan kornea tabakası, gözün en ön kısmında yer alır. Gözün renkli bölümünün önünü kaplayan şeffaf ve saydam bir tabakadır.

Kornea tabakasının belirli bir kalınlığı vardır ve bu kalınlık büyük bir öneme sahiptir. Normal kalınlık değerlerinden sapma gösteren kornea tabakası, çeşitli hastalıkların habercisi olabilir. Bu hastalıkların başında glokom, yani göz tansiyonu rahatsızlığı gelir. Eğer kornea kalınlığı ve göz tansiyonu durumu tedavi edilmez ve ilerlemesi kontrol altına alınmazsa, göz kaybına dahi neden olabilir. Glokom rahatsızlığının başka bir belirtisi olmadığından, kornea kalınlığının ölçümü bu rahatsızlığın teşhisi için çok önemlidir.

Gözün renkli bölümünde koruyucu bir tabaka görevi gören kornea, göze gelebilecek mikrop ve toz gibi zararlı maddelerden gözün korunmasını sağlar. Ayrıca, göze gelen ışıkların ilk girdiği bölümdür. Kornea tabakasının belirli bir kalınlığı vardır ve bu kalınlık pakimetri adı verilen bir yöntemle ölçülür. Günümüz teknolojisiyle kullanılan bilgisayar sistemi ile ölçülen kornea kalınlığı, birkaç saniye içinde belirlenebilir.

Pakimetri sistemi ile ölçülen kornea tabakası, sağlıklı bir gözde yaklaşık 500 ila 550 mikron arasında olmalıdır. Korneanın genetik olarak kalın veya ince olması, göz tansiyonu hakkında yanlış bilgilendirmelere yol açabilir. Göz tansiyonu hakkında net bir bilgiye sahip olabilmek için mutlaka kornea tabakasının kalınlığının ölçülmesi gerekmektedir; bu, doğru teşhis için çok önemlidir.

Kornea kalınlığı ve göz tansiyonu rahatsızlığına bağlı olarak oluşan görme bozukluğu kalıcıdır ve tedavi edilmesi mümkün değildir. Bu sebeple glokom rahatsızlığının tedavisinde erken teşhis çok önemlidir. Glokom rahatsızlığı, kişinin yaşı arttıkça ve genetik yatkınlığa bağlı olarak gelişir. Bu nedenle ailesinde ve yakınlarında glokom rahatsızlığı olan bireylerin, yılda bir kez düzenli olarak kornea kalınlıklarını ölçtürmeleri gerekmektedir. Ailesinde hiç glokom rahatsızlığı olmayan kişilerin ise 40 yaşından sonra düzenli olarak kornea kalınlıklarını ölçtürmeleri gerekir. Görme kaybının oluşmaması için erken teşhis çok önemlidir.

Göz sağlığının korunması için düzenli göz muayeneleri ve kornea kalınlığı ölçümleri büyük önem taşır. Erken teşhis, glokom gibi ciddi göz hastalıklarının tedavisinde kritik bir rol oynar. Bu nedenle, göz sağlığınızı korumak için düzenli olarak göz doktorunuza başvurmalı ve gerekli kontrolleri yaptırmalısınız.